Soyu Tükenmiş Tasmanya Kaplanı

Tasmanya kaplanının nerede yaşadığı, ne yediği, neden ve ne zaman neslinin tükendiği hakkındaki ilginç bilgilere sahip olun. Tasmanya kaplanı 20. yüzyılda nesli tükenen Avustralyalı etobur bir memelidir.

Tazmanya kurdu olarak da bilinen Tasmanya kaplanı, bir zamanlar Avustralya’da ve Yeni Gine’de dolaşan soyu tükenmiş etobur bir keseli hayvandır. Tasmanya kaplanları büyük çeneleriyle biraz çizgili köpek türlerine de benziyordu. Siyah çizgili sarı kürk, küçük bacaklar ve uzun, ince bir kuyruk. Tabi ki de köpeklerle yakından akraba değillerdi. Yaşayan en yakın akrabaları, Tasmanya canavarı ve keseli kediler gibi diğer et yiyen keseli hayvanlardı. Diğer keseli hayvanlar gibi Tasmanya kaplanlarıda yavrularını keselerinde taşıyorlardı.

Bilinen son Tasmanya kaplanı 1936’da bir hayvanat bahçesinde yaşamını yitirdi. Ancak doğrulanmamış birçok gözlem, yaratığın o dönemde gerçekten neslinin tükenip tükenmediğine dair soruları gündeme getirdi. Araştırmacılar ise nesli tükenen canlıyı hayata döndürmeye çalışıyor. Bunu yapmak için, son DNA’yı, fareye benzeyen küçük bir keseli hayvan olan yağlı kuyruklu dunnart‘ın yumurtalarına koyma çalışmaları sürdürüyorlar.

Dişiler arkaya bakan keselerde dört adede kadar yavru taşıyordu. Erkeklerin mini keseleri vardı ama yavrularını taşımıyorlardı. Yaklaşık 50.000 yıl önce keseli aslanın (Thylacoleo carnifex) neslinin tükenmesinden sonra, Tasmanya kaplanları dünyanın en büyük keseli etoburu haline geldi. Orta ila büyük bir köpeğin boyutundaydılar. Tasmanya kaplanları utangaçtı ve kolayca yakalanabilirdi.

Tasmanya kaplanlarının nesli ne zaman tükendi?

Tasmanya kaplanları bir zamanlar Avustralya’da (Tasmanya adası dahil) ve Yeni Gine’nin bazı kısımlarında yaşamlarını sürdürmekteydiler. Yaklaşık 2000 yıl önce Avustralya anakarasında ortadan kaybolmuştular. Nedeni belli değil ama insanlar tarafından avlanmış olabileceği düşünülüyor. Avustralya Müzesi’ne göre dingoların sert rekabetiyle de karşı karşıya kalmış olabilirler düşüncesi öne sürülüyor.

Ancak İngilizler adayı kolonileştirip onları avlamaya başlayana kadar tazmanya’da bu canlılar yaşamını sürdürmekteydiler. Sayıları birkaç on yılda azaldı ve bilinen son kaplan türü 1936’da Hobart’taki Beaumaris Hayvanat Bahçesi’nde öldü. Sonraki yıllarda pek çok kişi tasmanya kaplanlarını gördüğünü iddia etse de bu görüşler doğrulanmadı. Türün resmi olarak 1982’de neslinin tükendiği ilan edildi.

Tasmanya kaplanlarının nesli neden tükendi?

Tasmanya kaplanlarının nesli insanların eylemleri yüzünden yok olduğu bir gerçek. Avrupalılar 1800’lerin başında yerleşim için arazi açmaya başladığında Tazmanya’da yaklaşık 5.000 tasmanya kaplanı yaşıyordu. İngilizler koyun ve diğer hayvanlar için çiftlikler kurdu. Bundan ötürü çiftlik hayvanlarını avlayacağından korkan Van Diemen Land Co. öldürülen her Tasmanya kaplanı için bir ödül belirledi. 1888’de resmi bir ödül koydu. Avustralya Ulusal Müzesi’ne göre 1830 ile 1920 yılları arasında yaklaşık 3.500 tasmanya kaplanı avlandı. Ancak Avustralya Ulusal Müzesi’ne göre hastalık ve habitat tahribatı da muhtemelen hayvanların neslinin tükenmesinin nedenleri arasındaydı.

Tasmanya Kaplanları Nerede Yaşadı?

Tasmanya kaplanları bir zamanlar Yeni Gine ve Avustralya ana karası ve Tazmanya adalarında yaşam sürmekteydiler. Bunun kanıtı ise fosillerdir. Örneğin paleontologlar Avustralya’nın Queensland kentinde 30 milyon yıllık tasmanya kaplanını fosillerinin yanı sıra Batı Avustralya’daki bir mağarada 2000 yıllık bir karkas ortaya çıkardılar.

Tasmanya Kaplanları Neyle Besleniyordu?

Tasmanya kaplanları kanguruları ve diğer keseli hayvanları yemeyi severdi. Avustralya Müzesi’ne göre kemirgenleri ve küçük kuşları da avladılar. Çoğunlukla geceleri avlanıyorlardı ve avlarını tek başlarına ya da bazen çiftler halinde takip etme eğilimindeydiler. Bazen de çiftliklerdeki kümes hayvanlarını ve besi hayvanlarını avlıyordu. Ancak Avustralya Müzesi’ne göre bu avlanmanın boyutu muhtemelen abartılıyordu. Ve 2011’de yapılan bir araştırma çenelerinin zayıf olduğunu gösterdi, bu da muhtemelen koyun yiyemedikleri anlamına geliyordu. Bu çalışma, muhtemelen valabiler ve keseli sıçanlar gibi küçük keseli hayvanları tercih ettiklerini ileri sürüldü.

Kaynak: https://www.livescience.com/